Kayapınar Belediyesi tarafından düzenlenen ‘’Uluslararası İslam Bilim Tarihi ve Fuat Sezgin Sempozyumu’’ geniş bir katılımla gerçekleşti.
Programa, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Mustafa Varank ve Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu’nun yanı sıra; önceki dönem Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Mehmet Mehdi Eker, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Muhyiddîn el-Karadâğî, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Cumali Atilla, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre, Jandarma Bölge Komutanı Halis Zafer Koç, Kayapınar Belediye Başkan Vekili ve Kaymakamı Ünal Koç, AK Parti İl Başkanı Süleyman Serdar Budak, İlim Yayma Cemiyeti İl Başkanı Dr. Ali Karakaş, Türkiye’den, Cezayir, Fransa, Hindistan, Irak, İspanya, Katar, Mısır, Suudi Arabistan alanında yetkin 80’i aşkın bilim insanı, kamu kurumları ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başlayan programın açılış konuşmasını İlim Yayma Cemiyeti İl Başkanı Dr. Ali Karakaş yaptı.
Daha sonra Kadim Akademi Genel Başkanı Prof Dr. İbrahim Özcoşarı, Kayapınar Belediye Başkan Vekili ve Kaymakamı Ünal Koç ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Cumali Atilla birer konuşma yaptı.
Ardından katılımcılara hitaben bir konuşma yapan önceki dönem Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Dr. Mehmet Mehdi Eker: “ "Diyarbakır'ın kardeşleri de yakıldı. Kudüs, Şam, Halep, Bağdat bunların hepsi Diyarbakır'ın kardeşi. Çünkü bu medeniyeti Diyarbakır, bu kardeş şehirlerle inşa etti. Diyarbakır'ın Sur ilçesinin yakılmaya çalışılmasının altındaki temel sebep budur. Hafızayı sıfırlamak ve Diyarbakır'ın görünür eserlerini ve oradaki eserler üzerinden medeniyeti tasavvurunu ortadan kaldırmak istediler. O karanlık zihin ve zihniyet, yani PKK terör örgütü veya onun bir şekilde bağlantılı olduğunu artık açık seçik gördüğümüz FETÖ terör örgütünün aslında aynı kablodan, fişten, prizden elektrik aldığını biliyoruz. Onların hedefi de İslam medeniyet tasavvurunu ortadan kaldırmak. Onun zirve şehirlerine zarar vermek. Bugün hamdolsun Diyarbakır'ın bir belediyesinde İslam bilim tarihi ve Fuat Sezgin konuşuluyor. Gerçekten Sayın Cumhurbaşkanımıza şükran borçluyuz. Şimdi önümüze bakıyoruz. Bu şehrin huzurunu nasıl sürdüreceğiz, kalkınmasını nasıl yapacağız, bu şehri tekrar bir ilim merkezi haline nasıl getireceğiz” dedi.
Önceki dönem Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Dr. Mehmet Mehdi Eker’den sonra bir konuşma yapan Sanayi ve Ticaret Bakanı Mustafa Varank konuşmasında: "İnsanlık tarihinin başlangıcından bugüne kadar sahasında yazılan en kapsamlı eser olan Arap-İslam Bilim tarihinin ilk cildini 1967'de yayınlayan hoca, bu benzersiz eserin 18. cildini yazmaktayken aramızdan ayrıldı. Hocanın Frankfurt'ta kurduğu İslam Bilim Tarihi Müzesi ve 45 bin cilt özgün eseri içeren kütüphanesi, dünyada alanında ilk ve eşsiz kuruluşlardır. Burada önemli bir hususu da vurgulamak istiyorum ki Fuat Sezgin hoca, Frankfurt'taki enstitüsü için temin ettiği eserlerden kendi imkânlarıyla, 'özel bir kütüphane' de oluşturmuştu. Bu özel kütüphanesini Türkiye'ye getirmek istemiş ancak Almanya bu eserlerin önemli bir bölümünün ülkemize getirilmesine izin vermemiştir. 2008 yılında Fuat hocanın değerli bağış ve çabalarıyla İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi kuruldu. 2010'da müzenin faaliyetlerini desteklemek için Bakanlığımız, TÜBA ve TÜBİTAK'ın da katkılarıyla Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfını kurduk. Bahse konu müzeler, Müslüman bilim adamlarının yüzyıllar boyunca insanlığa armağan ettiği icat ve keşifleri kapsamlı bir şekilde sunmaktadır.
Bu müzelerde, astronomi, coğrafya, gemicilik, zaman ölçümü, geometri, optik, tıp, kimya, fizik, mimari ve harp tekniği alanlarında sergilenen eserlerin İslam bilimlerinin geldiği noktayı göstermesi açısından son derece etkileyici. Bu keşif ile buluşların değişik yollardan Avrupa'ya geçtiğini ve kabul gördü.
Batı dünyasının bu eşsiz mirası kendisine mal etti. Fuat Sezgin'in kitaplarında yer verdiği bir bilgiyi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uluslararası bir toplantıda ifade etti.
Amerika kıtasının 1492'de Colomb tarafından değil ondan 3 asır önce Müslüman denizcilerin keşfettiğini dillendirmesi bile Batılı akademi çevrelerinde çok büyük rahatsızlık yaratmıştı. Fuat hocanın çalışmaları, aslında İslam medeniyetine ait olan zengin mirası, itiraz edilemez şekilde gün ışığına çıkararak, İslam ve dünya bilim tarihine eşsiz bir katkı sunmuştur. Dolayısıyla hocamızın çalışmaları, bilimler tarihinin bir bütün olduğunu, gerçeğe uygun ve önyargılardan uzak şekilde ispatlamaktadır.
Bu durumun, milletin bilimsel, teknolojik ve topyekûn kalkınması için gerekli özgüven ve motivasyona ciddi katkıları olacağına inanıyorum. Müzelerdeki aletlerden hareketle Sezgin'in "İslam'da Bilim ve Teknik" adlı 5 ciltlik bir katalog eser yazdığını, böyle bütüncül ve kapsamlı bir eserin müze kataloğu olarak ilk defa yazılıyor. Ayrıca eser Türkçe, İngilizce, Almanca ve Fransızca olarak 4 dilde yayınlanacak.
Prof. Dr. Sezgin'in aziz hatırasının yaşatılması adına yıl boyunca TÜBA ve TÜBİTAK ile üniversiteler ve diğer paydaşlarla çeşitli etkinlikler düzenlenecek. TÜBA bu yıldan itibaren "Fuat Sezgin Ödülleri" vermeye başlıyor. TÜBİTAK, hocamızın çalışma alanıyla ilgili bilimsel araştırmaları desteklemek amacıyla proje çağrısına çıkacak. Bakanlık olarak, bağlı ve ilgili kuruluşlarımızla Fuat Sezgin hocamızın mirasına en iyi şekilde sahip çıkmaya devam edeceğiz. Amacımız Türkiye genelinde farkındalığı artırmak.
Siz bir dinin mensubusunuz ve o dinin Peygamberi ne diyor? 'İki günü birbirine eşit olan insan zarardadır.' Bunu Müslümanlar kâfi derecede göz önüne almadılar. İnsanların dikkatini buna çekmediler. Demek ki İslam dini sizden her gün yeni bir şey istiyor. Yani bu soruyu her Müslüman'ın kendisine sorması lazım. İşte biz de genciyle, yaşlısıyla toplumda bir yenilik yapma algısı, üretici düşünme ve fark oluşturma bilincinin artmasını arzuluyoruz. Bu manada Fuat Sezgin hocamızın benzersiz çalışmaları, İslam medeniyetinin vizyonu ve üretkenliğini yansıtması açısından oldukça ilham vericidir. Ondan alınan bu ilhamla çalışmaya ve özellikle gençlere bu ilhamı aşılamaya devam edeceğiz.
Sezgin'in fikir dünyasında açtığı ufkun, aşıladığı özgüvenin öneminin büyük olduğunu vurgulayarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde, 16 yıldır ülkeyi büyütmenin mücadelesini verirken, Fuat hoca gibi bu topraklarda yetişmiş fikir adamlarının, âlimlerin, gönül erlerinin kendilerine öğrettikleriyle yol yürümeye gayret ettiklerini belirtti.
Diyarbakır'ın, tarihiyle, kültürüyle, çıkardığı nice değerli isimlerle medeniyetin kurucu şehirlerinden biridir. Diyarbakır büyük bir ilim ve medeniyet mirasının sahibidir.
Diyarbakır'ın yıllar boyu bu medeniyetten nasibini alamamış çevrelerin istismarına uğradığını anlatarak, Seyfeddin Amidi, El- Cezeri, Ahmet Arif, Sezai Karakoç, Cahit Sıtkı Tarancı, Ali Emiri, Celal Güzelses gibi nice büyük isimle anılması gerekirken Diyarbakır maalesef uyuşturucu ticaretiyle, terörle anılır hale getirildi.
Bunlar sadece bugünümüze değil, geçmişimize de ihanet ettiler. Milletin verdiği yetkiyi, terör örgütüne peşkeş çektiler. Belediye imkânlarıyla, Diyarbakır'ı, binlerce yıllık Sur'u talan ettiler. Bizim bunları unutmamız, affetmemiz mümkün değil. Şimdi sorumluları tepeden aşağı yargı önünde hesap veriyorlar. Bu hesabı tarih önünde ve Hakkın huzurunda verecekler.
Diyarbakır'ı hak ettiği güzelliklere kavuşturuyoruz ama bir tehlikeyi de yeri gelmişken, Diyarbakır’dan paylaşmak istiyorum. Önümüzde 31 Mart yerel seçimleri var. Ülkemizin hem doğusunda hem batısında çok kirli bir al, ver tezgâhı kuruluyor. FETÖ'nün cesaretlendirdiği CHP, İYİ Parti, Saadet üçlüsüne sözde resmi olmasa da HDP de eklendi. Karşımızda tam bir zillet ittifakı var. CHP'nin, İYİ Parti'nin, Saadet'in aday çıkardığı yerde HDP'nin bunları desteklediğini, hatta meclis üyeliklerine yazıldıklarını görüyoruz. Bu çok ama çok büyük bir tehlike. Bu zillet ittifakının sonucunda zamanında Diyarbakır'da ve bölgede yaptıkları gibi batı illerinde de PKK'yı belediyelere sokmak istiyorlar. Biz bu tezgâhı görüyoruz ama milletimizin desteğiyle bu tezgâhı da inşallah bozacağız’ ’dedi.